Çin’de sivrisinekler aracılığıyla bulaşan chikungunya virüsü hızla yayılıyor. Guangdong eyaletinde son bir ayda 7 binden fazla vaka kaydedildi. Vakaların büyük bölümünün güneydeki Foshan kentinde yoğunlaştığı, eyaletin en az 12 farklı şehrinde de hastalığın tespit edildiği bildirildi. Yetkililer, virüse yakalanan kişilerin hastanelerde karantina altına alınarak testlerden geçirildiğini duyurdu. ABD ise, henüz aşısı ve ilacı bulunmayan bu virüs nedeniyle vatandaşlarını Çin’e seyahat ederken dikkatli olmaları konusunda uyardı.

CHIKUNGUNYA VİRÜSÜNÜN BELİRTİLERİ NELER?

Enfekte sivrisineklerin ısırmasıyla bulaşan chikungunya virüsü, genellikle yüksek ateş ve şiddetli eklem ağrısıyla kendini gösteriyor. Belirtiler çoğunlukla 4-8 gün içinde ortaya çıksa da bu süre 2 ila 12 gün arasında değişebiliyor. Hastalık genellikle aniden başlayan ateşle başlıyor ve bu ateş 2-3 gün sürebiliyor. En belirgin şikayet olan eklem ağrısı bazı kişilerde haftalarca, aylarca hatta nadiren yıllarca devam edebiliyor.

Diğer yaygın belirtiler arasında baş ağrısı, kas ağrısı, yorgunluk, bulantı ve ciltte döküntü bulunuyor. Hastalık nadiren ölümle sonuçlanıyor ancak şiddetli ağrı nedeniyle yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebiliyor. Çoğu kişi bir hafta içinde iyileşse de bazı vakalarda göz, kalp veya sinir sistemiyle ilgili komplikasyonlar gelişebiliyor. Yenidoğanlar, 65 yaş ve üzerindeki kişiler ve hipertansiyon, diyabet ya da kalp hastalığı olanlar ağır seyir riski taşıyor.

İLACI VEYA AŞISI BULUNMUYOR

Chikungunya hastalığının tanısı, hastanın belirtileri ve yapılan kan testleriyle konuluyor. Virüse karşı geliştirilmiş özel bir ilaç ya da aşı henüz mevcut değil. Tedavi, ateş ve eklem ağrılarını hafifletmeye yönelik uygulanıyor; bol sıvı tüketimi ve yeterli istirahat öneriliyor.

Hastalık ilk kez 1952’de Tanzanya’da ortaya çıktı ve o günden bu yana 110’dan fazla ülkeye yayıldı. Özellikle Afrika, Güneydoğu Asya ve Pasifik bölgelerinde sık görülüyor.